Parkinsonda Erken Tanı Hayatı Kolaylaştırıyor!

0

BEĞENDİM

0

Parkinson Hastalığı, merkezi sinir sistemini etkileyen nörolojik bir bozukluktur ve bu konuda bilgilendirmede bulunan Nöroloji Uzmanı Dr. Atilla Kara, erken tanı ve tedavi ile hastaların yaşam kalitesinin artırılmasının mümkün olduğuna vurgu yapmaktadır. Dr. Kara, Parkinson hastalığının genellikle 40 ile 60 yaş arasında başladığını ve yaşlı bir grup hastalığı olarak bilindiğini belirtmiştir. Ayrıca, bu hastalığın genetik faktörler nedeniyle gelişme olasılığının da bulunduğunu ifade etmiştir.

Parkinson hastalığı, beyinde dopamin üreten hücrelerin kaybıyla oluşmaktadır. Bu kayıp, dopamin seviyelerinin azalmasına yol açmakta ve hastaların hareketlerini zorlaştırarak çeşitli motor semptomların ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Nöroloji Uzmanı Dr. Atilla Kara, Parkinson’un yavaş ve sinsi bir hastalık olduğunu belirterek, hastalığın belirti sürecinin genellikle yavaş bir şekilde seyrettiğini ifade etmiştir.

Parker sonrasında, Parkinson hastalığında en sık görülen belirtiler arasında ellerde titreme, hareket yavaşlaması ve yürüme bozukluğunun yer aldığını açıklamıştır. Bunun yanı sıra, hastalarda başka şikayetlerin de görülebileceği; duygusal durum değişiklikleri, sıkıntı, yüzde donukluk, kaygı bozukluğu ve depresyon gibi belirtilerin de bu hastalığın bir parçası olduğunu aktarmıştır. Dr. Kara, aile bireylerinde Parkinson hastalığı görülen kişilerin, bu hastalığın görülme ihtimalinin daha yüksek olduğuna dikkat çekmiştir. Uykuda bacak hareketleri veya huzursuz bacak sendromu olan bireylerde de Parkinson hastalığı görülme olasılığının arttığını vurgulamıştır. Bu tür belirtilerin yakınlarınızda varsa, nöroloji uzmanına gidilmesinin önemine de değinmiştir.

Dr. Atilla Kara, Parkinson hastalığında erken tanı ve doğru tedavi ile yönetimin mümkün olduğunu belirtmiştir. Geç müdahalenin ise tedavi sürecini daha da zorlaştırabilecek bir etken olduğunu ifade etmiştir. Tanının gecikmesi durumunda hastalığın semptomlarının ilerleyebileceğini ve bu durumun tedavi sürecini karmaşık hale getirebileceğini vurgulamıştır. Nöroloji uzmanı, ileri dönem Parkinson hastalarında veya tedaviye direnç gelişen kişilerde, titreme nedeniyle yaşam kalitesinin düşmesi durumunda Derin Beyin Stimülasyonu (DBS) uygulamasının etkili bir çözüm yolu olduğunu açıklamıştır. DBS uygulaması, halk arasında beyin pili olarak da bilinmektedir ve son zamanlarda Parkinson hastalığı tedavisinde önemli bir yere sahip olmuştur.

Sonuç olarak, Parkinson hastalığı erken tanı ve tedavi ile daha iyi bir yönetim sağlamaktadır. Dr. Atilla Kara’nın ifade ettiği gibi, genetik faktörlerin yanı sıra belirtilerin hızlı bir şekilde tanınması ve uzman bir doktora görünmenin önemi, hastalığın daha az ilerlemesine ve hastaların yaşam kalitesinin artmasına olanak tanımaktadır.