İzmir’de Grev Sona Ermedi, Çöpler Sokaklarda!

0

BEĞENDİM

0

İzmir Büyükşehir Belediyesi‘ne bağlı şirketlerden İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir çalışanları, toplu iş sözleşmesinde taraflar arasında uzlaşı sağlanamaması nedeniyle başlattıkları grevde beşinci güne girmiştir. Bu süreçte, Başkan Cemil Tugay, tüm belediye kaynaklarını zorlayarak yeni bir teklif sunmakta, ancak sendika bu teklif üzerinde ısrarcı bir duruş sergilemektedir. Sendika temsilcilerinin tavırları, adeta bir mafya edası taşırken, İzmir halkının mağduriyetine zemin hazırlamaktadır.

Başkan Tugay, bu süreçte sürekli olarak “İstedikleri zammı yaparsak belediye batar” ifadesini tekrarlamaktadır. İzmir halkının haklarını koruma konusunda kendilerini devre dışı bırakmaya çalışan sendika yönetimi, “size sunulan teklif gayet makul ve hatta makulün üstünde” diyerek, sendikanın tutumunun şımarıklık olduğunu vurgulamaktadır. Grevdeki işçilerin dahi bu durumdan rahatsız oldukları belirtilmekte, ancak sendika başkanının çıkarları nedeniyle geri adım atmadığı ifade edilmektedir.

Maalesef bu süreçte yine mağdur olan İzmir halkıdır. Son günlerde, çöpleri toplamak için Cemil Tugay sokağa çıkarak İzmir halkının desteğini almak istemiştir. Ancak bu durum yine sendika temsilcilerini rahatsız etmiş ve Genel İş İzmir 2 No’lu Şube Başkanı Ercan Gül ile Başkan Tugay arasında gergin bir diyalog yaşanmıştır. Gül, “işçiyi işçiye kırdırıyorsunuz” derken, Tugay ise çöpleri toplamanın şart olduğunu ifade etmiştir.

Diyalogda, Gül “Biz buraya ekmeğimizi korumaya geldik” derken, Tugay ise “Çöpü tutarak ekmek korunmaz, çöpler buradayken bu şehir sağlıklı bir yaşam süremez” şeklinde yanıt vermiştir. Ayrıca, Gül, uzlaşma masasına oturup sorunları çözmek yerine vatandaşları karşı karşıya getirdiklerini dile getirirken, Tugay “Şehrin bu pisliğini kaldırıyorum” diyerek daha net bir tutum sergilemiştir. Tugay, halkın ekmeğini korumak adına makul taleplerin imzalanmasını sağlamaları gerektiğini belirtmiştir.

Bu esnada, Ercan Gül’e tepki gösteren vatandaşlar, bu grev durumunda rahatsız olduklarını ifade ederek, çöplerin bir an önce toplanmasını istemekteydiler. İki taraf arasında süregelen bu gerginlik, halkta bir dayanışma örneği olarak ortaya çıkmış ve vatandaşlar çöpleri toplamaya devam etmiştir. Cemil Tugay, bu dayanışma ruhunun önemine dikkat çekerek, “Biz Öncüşehir ekibi olarak bir dayanışma seferberliği başlatılması gerektiğini düşünüyoruz” demiştir.

Sonuç olarak, İzmir halkı yaşananları görmekte ve bu seferberliğe katılmaya davet edilmektedir. Bu grev sürecinin bir an önce sona ermesi ve halkın mağduriyetinin giderilmesi, hem belediye yönetimi hem de sendika için önemli bir sorumluluktur. Artık her iki tarafın da makul ve çözüm odaklı bir yaklaşım sergilemesi, İzmir halkının refahı açısından elzemdir.