Aydın’ın Didim ilçesinde bir tatil sırasında yaşanan dramatik olay, 14 yaşındaki İngiliz kız Emma Lasise Morton’un hayatını kurtaran sağlık ekibinin hızlı müdahalesi sayesinde olumlu bir sonuca bağlandı. Emma, otelin lobisine su almak için indiğinde aniden bayıldı ve kalbi durdu. Bu durum, tatilin tadını çıkaran ailesi için büyük bir şoka neden oldu.
Olay, 25 Temmuz tarihinde gerçekleşti. Emma, ilk müdahaleyi 112 Acil Sağlık ekibi tarafından alarak entübe edildi ve kalp masajı ile kalbi tekrar çalıştırıldı. Bilinci kapalı olarak Didim Devlet Hastanesi’ne götürülen genç kız, daha sonra Sağlık Bilimleri Üniversitesi İzmir Tıp Fakültesi Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin Çocuk Yoğun Bakım Kliniği’ne sevk edildi. Burada, hayat kurtaran ‘dondurma işlemi’ olarak bilinen terapötik hipotermi tedavisine alındı.
Prof. Dr. Hasan Ağın, tedavi sürecini ve uygulanan yöntemleri detaylandırarak, hastanın oksijensiz kaldığı dönemde organlarda oluşabilecek hasarın engellenmesinin önemine vurgu yaptı. “Emma, entübe edildikten sonra ambulansla bize geldi. Bize geldiğinde kalbi çalışıyor ama solunumu yoktu,” diyen Ağın, bu tip vakalarda hipotermi tedavisinin kritik bir rol oynadığını belirtti. Hipotermi tedavisini hızlı bir şekilde uygulayarak, hastanın vücut ısısını 2-4 derece düşürdüklerini ve bu sayede hasar kalmadan tedavi edebildiklerini ifade etti.
Emma’nın yaklaşık 30 dakikadan fazla oksijensiz kalmış olabileceğini düşündüklerini belirten Prof. Dr. Ağın, “Bu süre ne kadar uzarsa hasar kalma oranı da o kadar yüksek oluyor. Bu nedenle hipotermiyi tercih ettik ve başarılı olduk,” dedi. Bu tür durumlarda zamanda yapılan müdahalenin önemine dikkat çekti ve tedavi süresinin 4-6 saat içinde başlatılmasının hayati önem taşıdığını belirtti.
Tedavi sırasında, Emma’nın babasında daha önce var olan bir ritim bozukluğu hikayesinin de dikkate alındığını açıklayan Prof. Dr. Ağın, bunun dışında viral enfeksiyonlardan olan influenza virüsünün de saptandığını belirtti. Bu virüsün akciğerleri, kalp kasını veya santral sinir sistemini etkileyebileceği ifade edildi. Emma’nın taburcu edilmesinin birkaç gün içerisinde planlandığı, ülkesine döndükten sonra ise daha ileri tetkiklerin yapılacağı bildirildi.
Olayın ardından Emma’nın annesi 46 yaşındaki Nina Morton, yaşadıkları durumu aktararak, “Ailecek bir haftalığına tatile gelmiştik. Ertesi gün dönecektik ama altıncı günde şok edici bir olay yaşadık. Çok endişeliydik. Grev durumundaydı. Ancak burada gördüğümüz ilgi ve alaka için minnettarız,” dedi.
Emma’nın tedavi sürecinde gösterilen başarı, acil sağlık hizmetlerinin etkinliğini bir kez daha gözler önüne serdi. Bu tür durumların ne kadar hızlı ele alınması gerektiğini ve zamanlamanın ne kadar kritik bir öneme sahip olduğunu anlamamıza yardımcı oldu. Aile, Emma’nın sağlığına kavuştuğuna şükrederken, sağlık ekiplerine de teşekkürlerini sunarak, her şeyin bir gecede değiştiği bu özel anı unutmayacaklarını belirtti.