İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik başlatılan soruşturma nedeniyle tutuklu bulunan ve görevinde uzaklaştırılan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Silivri’deki Marmara Cezaevi’nde tutuklu olan Gazeteci Fatih Altaylı ile bir söyleşi gerçekleştirdi. Bu söyleşi, Altaylı’nın YouTube kanalında yayınlandı ve İmamoğlu, Selahattin Demirtaş ile Osman Kavala’nın olası tahliyeleri hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu. İmamoğlu, “Biz içerideyken Demirtaş ve Kavala bırakılırsa, neden onları bıraktınız demem. Hukuksuzluktan vazgeçmeleri hepimizin ortak dileği” dedi.
İmamoğlu, Altaylı’nın “Diğer belediye başkanlarının sizin yüzünüzden tutuklu olduklarını düşünüyor musunuz?” sorusuna verdiği cevapta, bu durumu şahsi bir dava olarak değerlendirmediğini ifade etti. “Bunu şahsi bir dava, şahsi bir mücadele gibi görmüyorum asla. Ben bu yükü sırtlanmaya yol arkadaşlarımla beraber gönüllü oldum. Bana da diğer belediye başkanı yol arkadaşlarıma da bir bedel ödetilmeye çalışılıyor. İktidar yürüyüşümüzün bedelini ödetmeye çalışıyorlar” dedi.
İmamoğlu, yeni anayasa tartışmalarına da değinerek, mevcut iktidarın ve parti olarak AK Parti’nin anayasa yapabilme kapasitesinin sorgulanabilir olduğunu söyledi. “Yeni anayasa dediğinde kendi ikbalinden başka bir şey düşünmeyen bir iktidar var” diyen İmamoğlu, mevcut siyasi atmosferin ve hukuksuzlukların yeni bir anayasanın oluşturulmasına uygun olmadığını belirtti.
İmamoğlu, Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili olarak ise, “Milletin iktidar yürüyüşünü engelleyemeyecekler. Bu mücadele sadece benim adaylık mücadelem değil, halkımızın istediği adayla seçime gitme ve ülkeyi yönetecek kişileri seçme mücadelesidir” diye konuştu. Ayrıca, herhangi bir zarar görmeden yapılan bir adaylık mücadelesinin gerekliliğine dikkat çekti.
Mansur Yavaş’ın kendisi tutukluyken adaylık konusunda bir tavır sergilemesini ise olumlu bulduğunu belirtti. “Mansur Başkan, millet iradesine ve partimize kurulan bu kumpasa karşı sağlam duruşuyla ve mücadelesiyle bir CHP’li nasıl olmalıdır sorusunun cevabını ortaya koymuştur” diyen İmamoğlu, bu ortak hedefler doğrultusunda birlikte çalışmaya devam ettiklerini ifade etti.
İmamoğlu, diploma davasıyla ilgili de görüşlerini paylaştı. 33 yıl sonra diplomasının iptal edilmesinin kendisi için hüsran yarattığını belirterek, “Bunun adı hırsızlıktır. Hakkımla İstanbul Üniversitesi’ne geçtim, ne evrakta sahteciliği?” dedi. İmamoğlu, iktidarın bu durumu kendi çıkarları doğrultusunda kullandığını ve gençlerin hayallerini çaldığını vurguladı. “Bunların diploma hırsızlığıdır” diyerek, siyasi bir hesaplaşmanın parçası olduklarını açıkladı.
Parlamenter sisteme dönüş konusundaki fikrini de dile getiren İmamoğlu, “İlk seçimden sonra mecliste yeterli çoğunluğu bulduğumuz anda hemen, tereddütsüz” ifadesini kullandı. Meclisin itibarının zayıfladığı, liyakatin yerini sadakatin aldığı mevcut siyasi yapıdan derhal kurtulması gerektiğini savundu. Güçlü bir demokrasi için parlamenter sisteme ihtiyaç olduğunu söyledi.
Ayrıca, Demirtaş ve Kavala
1
İzmir Körfezi’nin Temizliği: Eylem Planı Yetersiz!
5534 kez okundu
2
Fidan: Afrika ile İş Birliği İle Geleceği Şekillendiriyoruz
5508 kez okundu
3
Cevdet Yılmaz, İzmir İş Dünyası Buluşması’nda
5505 kez okundu
4
İzmir’de Yaya Üst Geçitleri Hızla Yükseliyor!
5497 kez okundu
5
Köfez Sorunu İçin İzmir’de İşbirliği Çağrısı
5483 kez okundu