İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, ünlü avukat Rezan Epözdemir hakkında yürütülen soruşturma neticesinde tutuklama talep etti. Epözdemir’e yönelik olarak “rüşvet”, “FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne yardım” ve “siyasal ve askeri casusluk” suçları ile ilgili iki ayrı soruşturma başlatıldığı bildirildi. Geçtiğimiz gün, İstanbul Adliyesi’ne götürülen Epözdemir, savcılık sorgusunun ardından, gözaltında tutulmaya devam edildi.
İlgili savcılık, Epözdemir’in “rüşvete aracılık etmek” ve “rüşvet almak” suçlamalarıyla tutuklanmasını talep etti. Ayrıca, “devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme” ve “FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne yardım etme” suçları ile ilgili olarak ise “yurt dışına çıkış yasağı” içeren adli kontrol tedbiri uygulanmasını istedi. Nöbetçi sulh ceza hakimliği, savcılığın tutuklama talebini kabul ederek Epözdemir’in tutuklanmasına karar verdi, ancak diğer suçlamalar için adli kontrol talebini reddetti.
Epözdemir, iki ayrı soruşturma kapsamında 10 Ağustos 2023 tarihinde gözaltına alınmıştı. Kendisi hakkında gizlilik kararı olan “rüşvet” soruşturmasında, ifadesi alınan bir tanık olan A.D, Epözdemir’in rüşvet aldığına dair üç farklı eylem hakkında iddialarda bulundu. Gözaltında tutulma süresi iki kez uzatılan Epözdemir, son olarak Emniyetteki işlemleri tamamlandıktan sonra İstanbul Adliyesi’nde savcılık sorgusuna sevk edildi.
Eski AKP Milletvekili Şamil Tayyar, geçtiğimiz günlerde Rezan Epözdemir hakkında çeşitli iddialarda bulundu. Tayyar, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturmanın ciddi bir krize dönüşmekte olduğunu öne sürdü. Tayyar, Epözdemir’in cep telefonunun şifresini vermekte ısrarla direndiğini iddia ederek, bu durumun sorgu süresinin uzamasına sebep olduğunu ifade etti. Ayrıca, Tayyar’ın açıklamalarına göre, Mehmet Uçum ve başka tanınmış isimlerin bu meselede devrede olduğu ve Başsavcı Akın Gürlek üzerinde baskı kurarak dosyaları etkilemeye çalıştıkları iddia edildi. Tayyar, Gürlek’in incelemelerde yoğun baskılara maruz kaldığını ve şahsına yönelik iftira kampanyalarından endişe duyduğunu belirtti.
Mehmet Uçum ise, Tayyar’ın kendisini hedef alan iddialarını yalanladı ve Tayyar hakkında suç duyurusunda bulundu. Uçum, bu iddiaların asılsız olduğunu ve kendisine yönelik yapılan suçlamaların bir karalama kampanyası olarak değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti.
Rezan Epözdemir davası, Türkiye gündeminde önemli bir yer tutmaya devam etmekte ve içerdiği unsurlar sayesinde kamuoyunun dikkatini çekmektedir. Yürütülen soruşturmada neler olacağı ve Epözdemir’in durumu, ilerleyen günlerde daha fazla gündeme gelecektir. Bu tür davaların ülke içindeki adalet sistemi ve siyasi atmosfer üzerinde ne kadar etkili olacağı ise henüz belirsizliğini korumaktadır.
İzmir Körfezi’nin Temizliği: Eylem Planı Yetersiz!
4362 kez okundu