21 Kasım 2024 Perşembe
İngiltere’nin önde gelen gazetelerinden The Guardian, 6 Eylül tarihinde yayımladığı bir yazıyla Türkiye’ye gelen turistlerin deneyimlerini ve Türkiye’ye duydukları hayranlığı paylaştı. Bu yazıda, ziyaretçiler Türkiye’nin eşsiz doğası, tarihi mirası ve lezzetli mutfağı karşısında yaşadıkları etkileyici deneyimlerini dile getirdi. “Türkiye bize hayatımızın en heyecan verici deneyimlerinden birini yaşattı” başlığı altında toplanan yorumlar, ülkenin sunduğu güzellikleri ve misafirperverliği vurguladı.
Yazının dikkat çeken bölümlerinden biri, İstanbul’un kalabalığından kaçmak isteyenler için bir sığınak olan Prens Adaları oldu. Chris Dunham, The Guardian’da yaptığı yorumda, adalara yapılan feribot seferleriyle ulaşan turistlerin Büyükada’da pastel tonlardaki ahşap evlerde ve yemyeşil sokaklarda huzur bulduğunu belirtti. Günübirlik gezilerle adaların keyfini çıkaranların, İstanbul’a dönüşlerini gün batımına denk getirerek estetik bir manzara eşliğinde seyahatlerini taçlandırdıklarını ifade etti. Bu, kaotik bir şehir yaşamından uzaklaşmanın sağladığı huzuru simgeliyor.
Yazıda öne çıkan bir diğer yer ise Türkiye’nin güney kıyısındaki Marmaris oldu. Marmaris’i ziyaret eden Delia Pemberton, çevresindeki doğal güzellikleri bisikletle keşfettiklerini aktararak, “Doğaya çıkarak Turgut şelalelerinin buz gibi sularında yıkanmak ya da arkeolojik alanları keşfetmek mümkün,” diyerek bu bölgenin doğal cazibesini vurguladı. Gökhan Akan isimli bir başka ziyaretçi de, bölgedeki bisiklet rotalarını övdü ve özellikle Sakartepe’nin muhteşem yüksekliklerini anlatan etkileyici bir tırmanış deneyimini paylaştı. Marmaris, doğaseverler için huzur arayanların ideal bir durağı olarak tanımlanıyor.
Akdeniz kıyısındaki Çıralı da, turistlerin ilgisini çeken önemli bir destinasyon oldu. Emily White, bu bölgenin sakin plajları ve Likya dönemine ait Olimpos antik kenti hakkında yorum yaparak, “Sabahın erken saatlerinde bu antik kalıntılar arasında yürümek, sizi başka hiçbir yerde yaşanamayacak bir huzur ve tarihin iç içe geçmiş deneyimi ile buluşturuyor,” dedi. Bu şekilde tarih ve doğanın buluştuğu bir tatil imkanı sunan Çıralı, özellikle tarihi kalıntıları keşfetmek isteyenler için mükemmel bir nokta olarak öne çıkıyor.
Doğal güzelliklerin yanı sıra, yerel lezzetlerin de keşfedilmesi unutulmamalı. Karadeniz kıyısındaki Trabzon yakınlarındaki Sümela Manastırı’na yapılan zorlu tırmanıştan sonra, Adam isimli bir turistin Hamsiköy’de tatmış olduğu sütlaç, Türk mutfağının ne denli özgün ve lezzetli olduğunu kanıtladığını vurguladı. Bu anı, ziyaretçilerin yerel lezzetler ile kültürel etkileşimlerini pekiştiren önemli bir detay olarak kaydedildi.
Türkiye’nin tarihi ve kültürel zenginlikleri de The Guardian’da geniş yer buldu. Amasya’daki tarihi Osmanlı evleri ve kaya mezarları, turistlerin ilgisini çeken duraklardan biri oldu. Kenny adındaki bir başka turist, küçük kasabadaki yerel halkın samimiyetine dikkat çekerek, tarihi bir pansiyonda geçirdikleri unutulmaz akşamlardan bahsetti. Afyonkarahisar’da ise şehrin ortasında yükselen kale tepesi ve çevresindeki Osmanlı mimarisi, gezginlerin hayranlıkla incelediği bir başka tarihi mekan olarak öne çıktı.
Sonuç olarak, dünyanın dört bir yanından Türkiye’ye gelen turistler, İstanbul’un Prens Adaları’ndan Marmaris’in doğal güzelliklerine, Ege’nin tarihi kalıntılarından Karadeniz’in eşsiz manastırlarına kadar yaşadıkları deneyimleri aktardı. Herkesin kendi eşsiz anılarını biriktirdiği bu seyahatler, Türkiye’nin derin tarihi ve doğal güzellikleriyle dolu olan benzersiz bir ülke olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.