21 Kasım 2024 Perşembe
Filenin Sultanları’nı, Türkiye’de özellikle kadınlarımızın gururu, genelde tüm Türkiye’nin gururu A Milli Voleybol Kadın Milli Takımımız’ı gösterdiği gayret, başarıdan dolayı kutluyor, olimpiyatlara kattığı heyecan ve renkten dolayı da ayrıca takdir ediyorum. Dün akşam oynanan yarı final maçında kızlarımızın İtalya Voleybol Milli Takımı’na karşı mücadelesini heyecanla izledim. Gayet başarılı oynadılar ve mücadele ettiler. Maçın geneline baktığınızda İtalyan A Milli Voleybol Takımı’nda durdurulamayan bir oyuncu vardı; Paulo Egonu! Siyah tenli, siyah saçlı, beyaz dişli, iri yapılı ve oldukça güçlü bir fizik gücüne sahip olan Paulo Egonu maçta etkili bir performans sergiledi. Ancak bir karşılaşmanın bir galibi olur ilkesi doğrultusunda, daha az hata yapan İtalya A Milli Voleybol Takımı’na yenilerek bronz madalya kazanma şansına kaldılar.
Yenilgiye mazeret aramıyor ve olimpiyatların ruhunu eleştiriyorum. Olimpiyatlardaki ‘Ulus’ kavramının niteliğini sorguluyorum ve bu konuda endişelerimi dile getiriyorum. Spor kulüplerinin dünya çapındaki oyuncu transferleri ve bu oyunculardan oluşan takımlar oluşturma isteklerini anlayabiliyorum, ancak bir ülkenin adı, insanı, ırkı ve başarısı söz konusu olduğunda durum değişir. Uluslararası organizasyonlarda ülkelerin temsil edilmesi ve milli kimliklerin ön planda olması gerektiğine inanıyorum.
Olimpiyatların uluslararası bir oyun organizasyonu olarak görülmesi ve uluslararası bir platformda sporcuların ülkelerini temsil etmesi gerektiğine inanıyorum. Çekik gözlü, siyah tenli, sarışın, renkli gözlü veya uzun boylu sporcuların milliyetlerinden bağımsız bir şekilde değerlendirilmesi olimpiyat ruhuna aykırıdır. Sporun temel prensiplerinden biri olan adil rekabetin korunması ve sporcuların ülkelerini gururla temsil etmesi gerektiğine inanıyorum.
Bu yılki olimpiyatların açılışında başlayan ve bir oyuncunun cinsiyeti üzerinden yapılan tartışmalara katılmıyorum. Sporun, cinsiyet ayrımı yapılmaksızın herkes için eşit bir platform olması gerektiğine inanıyorum. Dünyanın çeşitliliğine saygı duyulmalı ve sporun birleştirici gücünden yararlanılmalıdır. Olimpiyat ruhunu korumak ve sporun temel değerlerine sahip çıkmak hepimizin sorumluluğudur.