21 Kasım 2024 Perşembe
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın uzman ekipleri, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki J. Paul Getty Müzesi’nde tespit edilen M.Ö. 530 yılına tarihlenen bir bronz sedirin Anadolu kökenli olduğunu kanıtladı. Bu doğrultuda, tarihi eser dün Türkiye’ye iade edildi. Yaklaşık 2600 yıllık olan bu değerli eser, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın İstanbul Bölge Müdürlüğü ekipleri tarafından teslim alındı. Eserin tarihi önemi, onun kökeni ve kaçırılma hikayesi ile birleşince, daha da anlam kazanıyor.
Bronz sedir, 1980 yılında Manisa yakınlarındaki bir mezardan kaçak kazı ile ele geçirilmiş ve yasa dışı yollarla yurt dışına çıkarılmıştı. İade süreci, Türkiye’nin kültürel mirasının korunması açısından önemli bir gelişmeyi ifade ediyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Bölge Müdürlüğü uzmanları, alınan kargonun içeriğini açarak eserin durumu hakkında bilgi edindi. Düzenlenecek incelemeler sonrasında bu tarihi eserin, müzede sergilenmesi ve toplumla buluşturulması planlanıyor. Böylece, geçmişten günümüze uzanan kültürel bağlantılar yeniden canlandırılacak.
Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Restorasyon ve Konservasyon Bölge Laboratuvarı Uzman Restoratörü Deniz Nurcan, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, bu eserin iade sürecinin önemine değindi. Nurcan, “Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Getty Müzesi’nin gerçekleştirdiği ortak çalışmalar sonucunda, ülkemize getirilen bir eserimiz daha” ifadesini kullandı. Eserin tarihlenmesiyle ilgili olarak, Getty Müzesi’nden edinilen bilgilerin önemli olduğunu vurgulayan Nurcan, eserin nadir bir örnek olduğunu belirtti.
Bronz sedir, “Kline” olarak adlandırılan türlerden biri olarak biliniyor. Genellikle Kline’lar taş veya ahşap malzemeden üretilirken, bu eser bronzdan yapılmış. Eserin demir iskeleti üzerine bakır ve bronz örgü yerleştirilmiş, ayrıca dökme bronz ayaklarla desteklenen bir yapı sergiliyor. Bronzdan yapılmış örgü, mindere destek sağlamak üzere tasarlanmış ve ayrıca keten parçaları bulunuyor. Bu unsurlar, eserin oturma amacıyla kullanıldığını gösteriyor.
Nurcan, eserin 1980’li yıllarda yurt dışına kaçırıldığını belirtiyor ve Türk arkeologlar ile Getty Müzesi uzmanlarının işbirliği ile elde edilen bulguların önemini vurguluyor. Kazı alanındaki bronz ve ahşap örnekler ile sedirin üzerindeki keten parçalarının eşleştirilmesi, bu önemli eserin kültürel geçmişini daha net bir şekilde ortaya koyuyor. Uzmanlar, detaylı bir rapor oluşturarak eserin analizleri için gerekli belgelemeleri yapacaklar. Müze tarafından yapılan teslimat sonrasında, eserin mevcut durumuyla ilgili karşılaştırmalar yapılacak ve korunması için optimizasyon yöntemleri belirlenecek.
Sonuç olarak, Türkiye’nin tarihi ve kültürel varlıklarının korunması, sadece geçmişi geleceğe taşımakla kalmayacak, aynı zamanda ülkenin kimliğini yansıtmaya da devam edecek. Bu bronz sedirin, yeniden ülkesine dönmesi, Türk kültürel mirasının uluslararası platformlarda tanınmasını sağlayacak önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Müzede sergilendikten sonra, toplumun bu eserden alacağı dersler ve kültürel bilincin artması ile Türkiye’nin zengin kültürel mirası yeniden canlanacak.