Çeşme Belediyesi’nde Emlak Krizi ve Satış Yalanları

0

BEĞENDİM

0

Yazın ve kışın ilişkisi üzerine ele alınan bir deyim, aynı zamanda yerel yönetimlerin karşılaştığı zorlukları da yansıtmaktadır. “Yazın yediğin hurmalar, kışın bir yerlerini tırmalar!” şeklinde ifade edilen bu cümle, gelecek için alınan kararların sonuçları üzerinde düşünmeyi teşvik eden bir mesaj taşımaktadır. Bu noktada, Çeşme Belediyesi ve onun başkanı Lal Denizli’nin durumu, bu sözün somut bir örneğini oluşturuyor. Edebiyat dersinde bu cümleyi irdelemek gerektiğinde, Çeşme Belediyesi’nin yaşadığı sorunlar üzerinden bir analiz yapmak mümkün olacaktır.

Lal Denizli, İstanbul’dan geldiği Çeşme’ye belediye başkanı olarak atanmış bir isimdir. Nişantaşı’nda gezdiği dönemlerde bile, aklında her zaman Çeşme’nin geleceği vardı. Ancak Çeşme Belediyesi’nin son zamanlarda karşılaştığı borç durumları, bu geleceği tehdit eder hale gelmiştir. Çeşme Belediyesi, yaz aylarında düzenlediği etkinlikler, festivaller ve konserler ile ciddi bir borç yükü altına girmiştir. Bu nedenle, belediye varlıklarını satma yoluna gitmek zorunda kalmıştır.

Temmuz ayında başlayan bu çabalar sonucunda, Çeşme Ardıç Mahallesi’nde bulunan 3 bin 805 metrekarelik bir arsa 300 milyon TL karşılığında satışa sunulmuştur. Ancak, fiyatın yüksekliği ya da arsanın gelecekteki imar durumunun belirsizliği nedeniyle, ilk ihaleye katılan olmamış ve satış gerçekleşmemiştir. Çeşme’deki taşınmazlar ve arsa alım satımı son derece önemli bir yatırım olduğu halde, bu durumun yaşanması ilginçtir.

Eylül ayında, borç durumu nedeniyle aynı arsa, 99 milyon 500 bin TL’lik bir indirim ile 201 milyon 500 bin TL’den tekrar ihaleye çıkarılmıştır. Ancak bu ikinci ihale de aynı şekilde sonuçsuz kalmıştır. Fiyatın yüksek olması ya da arsanın gelecekteki kullanılabilirliği ile ilgili kaygılar yine alıcıları geri çekmiştir. Hal böyleyken, “Hani Çeşme’nin taşı toprağı altındı?” ve “Çeşme’ye en çok İstanbullular geliyor, alıyor, yerleşiyordu?” şeklindekiler gibi sorular akla gelmektedir.

Çeşme’de 3 bin 805 metrekarelik bir arsanın iyi bir yatırım olarak değerlendirilmesi gerekirken, aslında arsanın gelecekteki imar durumu, yatırımcılar için en önemli unsurlardan biri haline gelmiştir. İki kez ihaleye çıkarılan ve satılamayan bu arsa ile ilgili olarak, Lal Denizli, satışı gerçekleştirmekten vazgeçmiştir. Bu durum, kendisinin başarısız olduğu anlamına gelse de, başkanlık koltuğunda oturmanın beraberinde getirdiği zorlukları da ortaya koymaktadır.

Belediyecilik, yönetim becerisi gerektiren bir iştir. İyi bir başkan, sadece yapmak istediklerini değil, aynı zamanda toplumun ihtiyaçlarını ve beklentilerini de göz önünde bulundurmalıdır. Bir şeyi satmadan önce alıcının varlığını sorgulamak ve ön görüşmeler yapmak, satış sürecinin başarılı geçmesi için kritik öneme sahiptir. Bu bağlamda, Lal Denizli’nin durumu, yerel yöneticiliğin karmaşık dinamiklerine ışık tutmaktadır.

Sonuç olarak, her ne kadar deniz, kum ve güneş ile özdeşleştirilen Çeşme, şu sıralar yönetim zorlukları ile boğuşuyor. “Yazın yediğin hurmalar, kışın bir yerlerini tırmalar!” ifadesi, bu gerçeği en somut şekilde gözler önüne seriyor. Toplumsal ve ekonomik dinamikler göz önünde bulundurulmadan yapılan her türlü hamle, gelecekte ciddi sorunlara yol açabilir. Çeşme’deki bu durum, yerel yöneticilerin her zaman geleceği düşünerek adımlar atması gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor.