İranlı ustası görüntü yönetmeni Amin Jafari, yeni filmi “Görünmez Kaza”nın 78. Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye ödülünü alabileceği yönündeki açıklamaların, daha önce hayal bile edilemeyecek bir durum olduğunu belirtti. Ayrıca, Türk yönetmen Nuri Bilge Ceylan ile bir film çekmenin kendisi için en büyük hayallerden biri olduğunu ifade etti.
Jafari, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü, İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir Ekonomi Üniversitesi ile Fransız ve Alman Kültür Merkezleri’nin destekleriyle gerçekleştirilen 26. İzmir Kısa Film Festivali kapsamında, genç sinemacılarla birlikte bir film atölyesinde bir araya geldi. Atölye, İzmir Mimarlık Merkezi’nde gerçekleştirildi ve Jafari, burada minimal sinema tekniği üzerine bilgi vererek, usta yönetmen Jafar Panahi ile çektikleri filmleri örnek olarak sundu.
Atölye süresince, “kısıtlamalar her zaman yaratıcılığa sebep olur” diyen Jafari, çalışmanın temel felsefesinin en az ekipman, en az bütçe ve en az insan gücü ile en güzel ve kaliteli filmi oluşturmak olduğunu belirtti. Minimalist sinema tekniği, özellikle İran sinemasında kısıtlamalardan ve yerel koşullardan doğduğunu aktaran Jafari, bu yaklaşımın küçük bütçelerle çalışma olanağı sağladığını vurguladı. Atölyeye katılan genç sinemacıların da bu konudaki ortak kaygılarına dikkat çeken Jafari, “Nasıl en az teknik malzeme ve ekipmanla güzel bir film yapabilirim?” sorusunu birlikte tartıştıklarını kaydetti.
Minimalist yaklaşımlarının, yaratıcılık üzerindeki etkilerine değinen Jafari, “İran’daki çeşitli kısıtlamalar minimal sinemamız için bir avantaj sağladı. Bu tür kısıtlamalar her zaman yaratıcılığı doğurur; çünkü yaratıcılık genelde bir ihtiyaçtan ortaya çıkar” dedi. Ayrıca, “Görünmez Kaza” filmi için de benzer bir teknikle hareket ettiklerini belirttikten sonra, film çekme sürecinin uzun ve emek gerektiren bir yolculuk olduğunu ifade etti. Filmin bu kadar ilgi göreceğini tahmin etmediklerini söyleyen Jafari, ödül duyurulmadan önce bile “Biz bunu kazanacağız” şeklinde bir hayal kurmadıklarını dile getirerek, bu durumun kendilerini büyük bir heyecanla sarstığını açıkladı.
Jafari, Altın Palmiye’yi kazanmalarının önemli nedenlerinden bahsederken, senaryonun kalitesinin, yönetmenin ve sürecin belirleyici olduğunu belirtti. “İran’ın siyaseti, politikası, toplumu ve ambiyansı filme çok güzel yansıtıldı. Filmin sadece izlenmesi için değil, yönetmenin filmi doğru bir sunumla aktarabilmesi için her detayı düşünmesi gerekiyor. Bir filmin parçaları bir yapboz gibi birbirini tamamladığında başarılı olur” diyen Jafari, özgünlüğün her sanat dalında önemli olduğunu vurguladı.
Türk sinemasına duyduğu hayranlığı da ifade eden Jafari, Türk sinemasının İran’da büyük bir hayran kitlesine sahip olduğunu söyleyerek, en beğenilen yönetmenlerden birinin Nuri Bilge Ceylan olduğunu vurguladı. “Nuri Bey, her zaman rol model aldığımız bir yönetmen. ‘Bir Zamanlar Anadolu’da’ filmini hatırladım, o filmle karşılaşınca sinemaya bakış açım değişti. En büyük hayallerimden biri de kendisiyle bir film çekebilmek” diyerek Türk sinemasına olan ilgisini açıkça ortaya koydu.
1
Menderes’e Yeni Bir Sosyal Alan: Rumeli Cafe Açılıyor!
5661 kez okundu
2
Eylül Toplantısında Kıyı Ege’nin Geleceği Konuşuldu
5654 kez okundu
3
Başkan Kınay’dan Ulaşım Çalışanlarına Önemli Destek
5607 kez okundu
4
Bornova 1877, İzmir Derbisi’ne Lider Gidiyor!
5587 kez okundu
5
Tavacı Recep Usta’dan Şok Edici Fiyatlar! Enflasyonla Yarışıyor
5580 kez okundu