Kuraklık Tarımı Tehdit Ediyor: Su Krizi Kapıda!
660 okunma

Kuraklık Tarımı Tehdit Ediyor: Su Krizi Kapıda!

Ağustos 5, 2025 04:44
Kuraklık Tarımı Tehdit Ediyor: Su Krizi Kapıda!
0

BEĞENDİM

İzmir Ticaret Borsası (İTB) Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, İzmir’deki barajların su seviyelerindeki düşüşün tarımsal sulamada ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirtti. Kestelli, İzmir’de yaygın olarak kullanılan vahşi sulama yönteminin devam etmesi durumunda, birkaç on yıl içinde İzmir’in verimli tarım alanlarının üretimden düşebileceğini vurguladı. Ege Bölgesi’nde, özellikle İzmir’de, mevsim normallerinin oldukça altında kalan yağış miktarları ile birlikte yüksek sıcaklıkların ve kuraklığın tarımsal üretimi olumsuz etkilediği ifade edildi. Kestelli, bu iklim koşullarının, sulama gereksinimini artırdığını ve üreticileri zor bir süreç içerisine soktuğunu belirtti.

Özellikle sulama ihtiyacı yüksek olan pamuk, mısır ve domates gibi ürünlerin tarlalarda gelişim sürecindeyken, iklimsel olumsuzlukların bunlarda verim kayıplarını kaçınılmaz hale getirdiği dile getirildi. Kestelli, orman yangınlarının da kırsal kesimlerdeki hayvancılığı doğrudan etkilediğini ve ahırların, yem stoklarının, hayvanların ve yaşam alanlarının zarar gördüğünü vurguladı. Bu durumun kırsal kesimde hem sosyoekonomik hem de psikolojik bir tahribata yol açtığını ifade etti.

Bu yaz yaşanan kuraklığın Ege Bölgesi’nde tarla bitkilerinde hem verim hem kalite açısından ciddi sorunlara neden olduğunu belirten Kestelli, yetersiz yağış ve uzun süren sıcak hava dalgalarının çok sayıda üründe su stresi oluşturduğunu ifade etti. Bu durum, bitkilerin gelişimlerini tamamlamalarını zorlaştırırken, fiziksel yapı ve üretim potansiyellerinde gözle görülür gerilemelere yol açtığını belirtti. Özellikle pamuk, mısır ve ayçiçeği gibi yoğun suya ihtiyaç duyan bitkilerin yeterli su alamadığı için zayıf ve düşük verimli hale geldiği belirtildi. Hasat dönemi tamamlanmak üzere olan buğday ve arpa gibi hububat ürünlerinde de belirgin verim kayıplarının yaşandığı ifade ediliyor.

Kestelli, barajlardaki su seviyelerinin düşmesinin tarımsal sulamayı tehdit ettiğini belirtirken, yaz aylarında barajların yeterli doluluk oranına ulaşamaması nedeniyle çiftçilerin alternatif su kaynaklarına yönelmek zorunda kaldığını vurguladı. Bu durumda en çok başvurulan yöntemin yer altı su kaynaklarının kullanımı olduğunu dile getirdi. Ancak bu kaynakların sınırsız olmaması ve her yıl daha derinlerden su çekmenin su kalitesini düşürmesi ile sulama için gerekli enerji maliyetlerini artırdığını söyledi. Yer altı su seviyelerindeki bu düşüş, yalnızca ekonomik bir yük değil, aynı zamanda çevresel bir alarm niteliği taşımaktadır.

Kestelli, tarımsal sulama için erişilebilir ve kaliteli su kaynaklarının azalmasının İzmir gibi tarımda güçlü bir kentte üretim desenlerini değiştireceğini ve bazı ürünlerin yetiştiriciliğinin imkansız hale geleceğini belirtti. Bunun tarım sektörü dışında, gıda arz güvenliği ve kırsal ekonominin sürdürülebilirliği açısından da ciddi bir tehdit oluşturduğunu ifade etti. İzmir’de halen yaygın olarak kullanılan vahşi sulama yöntemi, suyun yaklaşık yüzde 60’ının buharlaşma, sızma ve yüzey akışı yoluyla kaybolmasına neden olduğunu aktardı. Bu durum yalnızca su israfı değil, aynı zamanda çevresel ve ekonomik sorunlara da yol açmaktadır. Bu nedenle Kestelli, mevcut altyapı ve yöntemlerin değiştirilmemesi durumunda İzmir’in verimli tarım alanlarının önümüzdeki yıllarda üretimden düşeceğini öngördü.

Kestelli, tarımda kuraklıkla mücadele için kısa, orta ve uzun vadeli stratejilerin ortaya konulması gerektiğini ifade etti. Kısa vadede çiftçilere yönelik eğitim ve bilinçlendirme çalışmaları hızlandırılması gerektiğini vurgulayan Kestelli, modern sulama sistemlerinin kurulumuna yönelik devlet teşviklerinin artırılması gerektiğini belirtti. Orta vadede ise, ürün desen

En az 10 karakter gerekli