İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik gerçekleştirilen yolsuzluk soruşturması çerçevesinde, 23 Mart 2023 tarihinde tutuklanarak Silivri’deki Marmara Kapalı Cezaevi’ne gönderilen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun görevinden uzaklaştırıldığı bildirildi. 55 gün sonra, yani 12 Mayıs 2023 tarihinde, İmamoğlu’nun üniversite diplomasının iptal kararı tebliğ edildi. Bu durum, İmamoğlu’nun kamuoyunda daha da fazla dikkat çekmesine neden oldu.
Tebligatta, İstanbul Üniversitesi’nin Yönetim Kurulu’nun 18 Mart 2025 tarihli toplantısında alınan kararın gerekçeleri yer aldı. 1990 yılında Girne Amerikan Üniversitesi’nden İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi İşletme (İngilizce) Lisans Programı’na yaptığı yatay geçişin usulsüz olduğu iddia edilerek, şu ifadeler kullanıldı: “Yatay geçiş kararınızın ve bu karara dayalı olarak elde ettiğiniz mezuniyetinizin ve diplomanızın ‘yokluk’ ve ‘açık hata’ gerekçeleriyle geri alınması suretiyle iptal edilmesine karar verilmiştir.” Bu açıklama, İmamoğlu’nun eğitim hayatını derinden etkileyecek bir sonuç doğurmuş oldu.
İmamoğlu’nun İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’nden 35 yıl önce aldığı diplomasına ilişkin usulsüzlük iddiaları ile soruşturma başlatıldığı kaynaklar tarafından bildirildi. İmamoğlu, 1990 yılında Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından kabul edilen usul ve esaslar çerçevesinde yatay geçiş yapmış olsa da İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, bu geçişin usulsüz olduğunu ve dolayısıyla diplomasının geçersiz olduğunu savunmaktadır.
18 Mart 2023 tarihinde İstanbul Üniversitesi yönetimi, İmamoğlu ile birlikte toplamda 28 kişinin diplomasının ‘yokluk’ ve ‘açık hata’ gerekçeleriyle iptal edildiğini duyurdu. İmamoğlu, meydana gelen olayların hemen akabinde 19 Mart 2023’te gözaltına alındı. Tüm bu süreçler, İmamoğlu’nun siyasal kariyerini derinden etkileyen önemli gelişmeler arasında yer aldı.
Ekrem İmamoğlu’nun avukatı Mehmet Pehlivan, 6 Mayıs 2023 tarihinde yaptığı açıklamada, söz konusu diploma iptaline karşı hukuki mücadeleye başlayacaklarını duyurdu. Pehlivan, iptalin haksız olduğunu belirterek, İmamoğlu’nun hakkının hukuk yoluyla aranacağını ifade etti. Aynı gün, İstanbul Üniversitesi de İmamoğlu’nun diploma bilgisini üniversitenin veri tabanından kaldırmıştı.
Yaşanan bu süreç, Türkiye’nin siyasi sahnesinde büyük yankı uyandırdı. İmamoğlu’nun dolaylı yollarla da olsa bu tepkilere maruz kalması, Türkiye’nin siyasi dinamiklerini derinden etkileyebilecek boyutlarda bir tartışma ortamı yarattı. İmamoğlu’nun hukuki mücadeleye girmesi, sürecin kamuoyunda nasıl evrileceği konusunda merak konusu oldu.
Kısacası, İmamoğlu’nun diploma iptali ve akabindeki gelişmeler, sadece şahsi hukuki bir mesele olmanın ötesine geçerek, siyasetin içinde önemli tartışmalara zemin hazırlayan bir olgu haline geldi. Bu durum, hem siyasi atmosferi hem de kamuoyunu şekillendirecek gelişmelere kapı aralayabilir.
İzmir Körfezi’nin Temizliği: Eylem Planı Yetersiz!
3308 kez okundu