Demokrasi ve Dayanışma Yürüyüşü,tarihinde saat 20:30’da, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kuşadası İlçe Örgütü Binası önünden başladı. Yürüyüşe, çeşitli sivil toplum kuruluşları ve kentte faaliyet gösteren derneklerle siyasi partilerin temsilcileri katılım sağladı. Ayrıca Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel, belediye başkan yardımcıları ve meclis üyeleri de etkinliğin içinde yer aldı.
Yürüyüş boyunca, katılımcılar İnönü Bulvarı’nı takip ederek Kemal Arıkan Caddesi üzerinden Atatürk Anıtı’na ilerledi. Her yaştan Kuşadalı’nın katıldığı bu etkinlikte, ellerindeki pankartlarla ve attıkları sloganlarla millet iradesi, hak, hukuk, adalet ve özgürlük kavramlarını dile getirirken Ekrem İmamoğlu’na destek verdiler.
Demokrasi Yürüyüşü, Atatürk Anıtı’nda sona erdiğinde CHP Kuşadası İlçe Örgütü Başkanı Mehmet Gürbilek, etkinlikte bir basın açıklaması yaptı. Gürbilek, Ekrem İmamoğlu’nun milletin iradesini temsil ettiğine vurgu yaparak, “Milletin yerine karar vermek, halkın iradesinin yerine geçmek ya da ona engel olmak için güç kullanmak bir darbedir” diye ifade etti. Ayrıca, ülkede mevcut olan güçlerin, bir sonraki cumhurbaşkanını halkın belirlemesine engel olmak için devreye girdiğini belirtti.
Gürbilek, bu güçlerin ülkeyi kendi iktidarları için rehin almak isteyen dar ve küçük bir çıkar grubundan oluştuğunu öne sürerken, “Eğer bu güç bertaraf edilmezse 86 milyon vatandaşımızın can ve mal güvenliği kalmayacak” dedi. Ekrem İmamoğlu’nun ve CHP’nin, adalet ve demokrasi talep eden herkesin ortak sesi ve iradesi olduğunu da ekledi. Bu bağlamda İmamoğlu’nun halk için bir emanet olduğunu ifade etti.
Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel de yürüyüş esnasında önemli açıklamalarda bulundu. Günel, “Sokakta olmak, yürümek ve protestolara katılmak sizlerin anayasal hakkıdır” diyerek, bu hakkı engellemeye çalışanlara inat her gün sokaklarda olacağını vurguladı. Ayrıca görevini yapan kolluk kuvvetlerine ve kamu malına zarar verilmediği sürece hiçbir sorun olmayacağının altını çizdi.
Günel, yargı süreçleriyle ilgili önemli eleştirilerde bulundu. Özellikle, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olan İmamoğlu’nun sabahın erken saatlerinde evinden alınmasını hukuki bir süreç olarak değerlendirmedi. “Bugün eğer 31 yıl sonra bir belediye başkanının diploması cumhurbaşkanı adayı oldu diye iptal edilebiliyorsa, hem de bu kararı alanlar yetkili kurullar değilse ve bunu göstere göstere yapıyorlarsa, hiçbir yurttaşımız hukuki olarak güvende değildir” dedi. Asıl olanın milletin iradesi olduğunu belirterek, sandığın esas kararı verecek olan mekanizma olduğuna değindi.
Başkan Günel, konuşmasını “Son olarak yolumuz uzun, mücadelemiz çetin. Asla yılmayacağız. Ekrem İmamoğlu’nun dediği gibi her şey çok güzel olacak” sözleriyle sonlandırdı. Bu etkinlik, katılımcıların demokrasiye ve adalete olan inançlarını bir kez daha pekiştirdi.
İzmir Körfezi’nin Temizliği: Eylem Planı Yetersiz!
3329 kez okundu