0

BEĞENDİM

0

Burdur’da Şoke Eden Olay

Burdur’da, 32 yaşındaki Ş.A., resmi nikahlı eşi F.A.’yı görüntülü arayarak tehditler savurdu. Bu durum, sosyal medyada büyük yankı uyandırırken, özellikle 5 yaşındaki oğlunun boğazına ekmek bıçağı dayaması olayını izleyen anne, dehşet içinde kaldı. Ş.A.’nın bu korkutucu davranışı, birçok kullanıcı tarafından sosyal medya platformlarında hızla yayıldı ve olayın aciliyeti emniyet birimlerine duyurulmaya çalışıldı. Sosyal medya kullanıcıları, cani babaya karşı öfke dolu mesajlar paylaşarak, bu duruma seslerini yükseltmeye çalıştılar.

Olayın önemli bir ayrıntısı, Ş.A.’nın İzmir’de ikamet ettiğinin ortaya çıkmasıydı. İzmir Emniyet Müdürlüğü, duruma müdahale ederek Ş.A.’yı kısa sürede yakaladı ve gözaltına aldı. Gözaltına alınmasının ardından olayın gidişatı, halk tarafından merakla takip edildi. Özellikle bu olayın, şiddet gören veya tehdit altında olan kadınlar ve çocuklar açısından ne denli ciddi bir durum olduğunu hatırlatması açısından büyük bir önem arz etti.

İzmir Valiliği de olaya ilişkin akşam saatlerinde resmi bir açıklama yaptı. Açıklamada, 18 Kasım 2024 tarihinde bazı sosyal medya hesaplarında paylaşılan görüntülerin incelendiği belirtildi. Bu görüntülerde, Burdur’da bulunan boşanma aşamasındaki resmi nikahlı eşi F.A.’yı görüntülü arayıp çocuklarıyla tehdit eden baba Ş.A.’nın, İzmir’in Karabağlar ilçesinde yakalandığı belirtildi. Ayrıca, çiftin iki erkek çocuğunun devlet korumasına alındığı vurgulandı. Valilik, gözaltına alınan Ş.A. ile ilgili adli işlemlerin devam ettiğini de ifade etti.

Bu tür olayların toplumsal boyutu, pek çok bireyde kaygı yaratırken, aynı zamanda aile içi şiddetin önlenmesine yönelik daha fazla çalışmanın gerekliliğini ortaya koydu. Türkiye genelinde bu konuda farkındalığın artırılması, aile içi şiddetle mücadele için yapılandırılacak etkin stratejiler ve toplumun bu konuda bilinçlendirilmesi ihtiyaç duyulan bir durumdur.

Sonuçta, Burdur’daki bu olay, sadece bir bireyin yaptığı korkunç bir eylem olarak kalmadı; aynı zamanda aile içi şiddetin ne kadar ciddi bir sorun olduğunu da gözler önüne serdi. Özellikle sosyal medyanın gücüyle bu tür olaylara dair farkındalık yaratılması, buna karşı toplum olarak duruş sergilenmesi gerektiğini bir kez daha hatırlattı. Devletin ilgili mercilerinin, ilgilileri koruma altına alması, kurbanların desteklenmesi gerektiği, toplumun bir bütün olarak bu tür olaylara sıfır tolerans gösterecek şekilde bilinçlenmesi gerekiyor.