11. Yargı Paketi: Tahliyelerde Kısıtlamalar Geliyor

0

BEĞENDİM

0

Kamuoyunda 11. Yargı Paketi olarak bilinen ve Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Adalet Komisyonu’nda kabul edildi. Bu düzenlemede, özellikle Covid-19 düzenlemesi ile ilgili 27. madde dikkat çekmektedir. AK Parti milletvekillerinin önergesiyle yapılan değişiklikle, tahliye kapsamı daraltıldı. Bu doğrultuda, terör suçları, kadın ve çocuklara yönelik kasten öldürme, cinsel saldırı ve çocuğa istismar gibi suçlardan hükümlü olan kişilerin tahliye edilmeyeceği belirtilmiştir.

27. madde, 31 Temmuz 2023 öncesinde suç işleyen hükümlülerin, denetimli serbestlikten ve açık ceza infaz kurumuna geçişte 3 yıl daha erken yararlanma hakkını içermektedir. Terör ve örgüt suçlarından cezaevinde bulunan mahkumlar ise bu düzenlemeden kapsam dışı bırakılmıştır. Başlangıçta 55 bin mahkumun tahliye edilmesi beklenirken, yeni düzenlemenin etkisiyle bu sayının düşmesi öngörülmektedir.

Teklif ile birlikte ayrıca İcra ve İflas Kanunu’nda da değişikliğe gidilmiştir. Nispi harç ve teminat yatırma yükümlülüğünü yerine getirmeyenlerin, ihalenin feshini talep etmesi durumunda mahkemece bu talebin kesin olarak reddedileceği vurgulanmıştır. Komisyonun kabul ettiği yasa teklifinin diğer dikkat çekici maddeleri arasında, “Kovid-19 düzenlemesi” olarak bilinen ve kapalı cezaevinden açık cezaevine geçişin daha erken olmasını sağlayan düzenlemenin kapsamının genişletileceği yer alıyor. Yeni düzenlemede, terör ve örgütlü suçlar dışında, 31 Temmuz 2023 öncesinde işlenmiş suçlar için kapalı ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlülerin, toplam hapis cezası 10 yıldan az ise 1 ayını, 10 yıl ve daha fazla ise 3 ayını geçirmeleri şartıyla açık ceza infaz kurumlarına geçiş yapabilecekleri ifade edilmektedir.

Yasa teklifinin diğer bir önemli maddesi de akıl hastalığı konusu ile ilgilidir. Türk Ceza Kanunu’nda yapılan değişiklikle, kısmi akıl hastası olarak kabul edilen bireyler hakkında verilen cezanın infazı ve bu kişilere özgü güvenlik tedbirlerinin uygulanması amaçlanmaktadır. Akıl hastalarının sağlık kurumlarında geçirecekleri süreler, suçun niteliğine göre belirlenerek, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektiren suçlar için bir yıldan az olmamak kaydıyla düzenlenmiştir.

Anayasa Mahkemesi’nin vermiş olduğu karar doğrultusunda, mağduru muhatap alan “hakaret” suçu için de “ön ödeme” hükümleri getirilmiştir. Sosyal medya üzerinden işlenebilecek bu suçlarda, etkin bir şekilde mücadele edilmesi için ön ödemelerin uygulanması hedeflenmektedir. Ancak, kamu görevlilerine karşı işlenen hakaret suçları için bu ön ödemelerin uygulanamayacağı ve genel hükümlere göre kamu davası açılabileceği belirtilmektedir.

Ayrıca, taksirle yaralamaya ilişkin hapis cezaları da artırılmıştır. Taksirle başkasının vücuduna zarar veren ya da sağlık durumunu etkileyen eylemler için verilen hapis cezasının alt sınırı 3 aydan 4 aya, üst sınırı ise bir yıldan 2 yıla çıkarılmaktadır. Eğer bu fiil birden fazla kişinin yaralanmasına neden olursa hapis cezalarının alt sınırı 6 aydan 9 aya ve üst sınırı 3 yıldan 5 yıla yükseltilecektir.

Yasa teklifinde “güveni kötüye kullanma” suçuyla ilgili de değişiklik yapılmış ve motorlu taşıtların kullanılması nitelikli hal olarak kabul edilmiştir. Bununla birlikte, kamuoyunda “kurusıkı” olarak bilinen ve ses ve gaz fişeği atabilen silahların “genel güvenliği kasten tehlikeye sokulması” suçu kapsamında yer alması sağlanarak, kullanımının engellenmesi hedeflenmektedir.

Son olarak, suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçu için de